Daşdemir: 'Kurtuluş Gününe Dair Yeterli Bilgi Yok'

Haberler / Kültür Sanat

• 28.09.2016 17:19
• Yorumlar

Ege Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Bölümü öğretim üyesi Latif Daşdemir Emirdağ’ın kurtuluş günü konusu üzerine yaptığı açıklamada “Emirdağ’ın işgal ve kurtuluşu hakkında tutarlı bir bilgi birikimi yeterli bir boyutta değildir. Emirdağ'ın işgali ve kurtuluş günü yoktur.” dedi. Başbakanlık Devlet Arşivleri’nde 4 yıl, Afyon Kocatepe Üniversitesi'nde 9 yıl görev yapan ve yörede araştırmalar, yayınlar yapmış olan Daşdemir yazdığı yazıda şu ifadelere yer verdi:

Emirdağ’ın kurtuluş tarihine dair farklı kaynaklarda değişik bilgiler var.

16 Ekim 1922 tarihli Karahisâr-ı Sâhip Mutasarrafı-Ali Rıza tarafından hazırlanan ve Yunan zulmünü 20 maddede özetleyen rapor şu cümlelerle başlamaktadır: “Yunanlılar son defa Karahisar Livası merkezini 12 Temmuz 1338'de işgal etmiş ve kuvvetlerini Sandıklı, Çivril, Bolvadin ve Aziziye kazalarına yaymışlar ve Sakarya Muharebesi neticesinde Bolvadin, Aziziye ve Sandıklı kazalarından çekilmiş ve merkez liva köylerinden 115 ve Çivril'den 22 köyü, merkez liva ve Çivril Kazası merkezini 27 Ağustos 1338 tarihine kadar işgal altında bulundurmuşlardır.”

Buna karşılık Genelkurmay ATASE Başkanlığı arşivinde yapılan araştırmalarda; Afyonkarahisar Emirdağ ilçesinin 16 Ağustos 1921 tarihinde Yunan birlikleri tarafından işgal edildiği, 20 Ağustos 1921 tarihinde de birliklerimiz tarafından tekrar geri alındığı tespit edilmiştir.

Hiç şüphesiz bir toplumun kuruluş ve kurtuluş günlerinin yapılması milli şuuru canlı tutma açısından çok önemlidir. Ancak yukarıdaki bilgiler dikkatle incelendiğinde görülecektir ki, Emirdağ ilçemizin işgal ve kurtuluşu hakkında tutarlı bir bilgi birikiminin 92. kurtuluş yılında dahi genç dimağlara yerleştirilecek bir boyutta olmadığıdır. Bu durumda söylemek gereken milli şuuru canlı tutayım derken eksik ve hatalı bilgilerin çelişkileriyle kandırılmış bir nesil algısının yaratılması daha büyük bir tehlikedir. Cumhuriyet tarihimizin en önemli yanlışlarından birisi de işte bu halisane duygulardan yola çıkarak milli şuur oluşturma gayretleridir. Bu yanlış şuuurlandırma gayretlerinin temelinde de maalesef darbe zihniyeti yatmaktadır.

Paylaş

• Tweet

• Güncelleme: 28.09.2016 14:24
• Okunma: 4642