Öne Çıkanlar bu hafta
-
Başsağlığı - Ayşe Şimşek (10.01.2025)
-
Emirdağ’da Mahallelere Meyve Bahçesi Kuruluyor (11.01.2025)
-
Kalender, Emirdağ’da Gazetecileri Ziyaret Etti (12.01.2025)
Emirdağlı Sebzeciler -3- Lütfi Çetin
Yazı Dizileri / Emirdağlı Sebzeciler
- 28.04.2008 00:29
- Yorumlar
Emirdağ’daki sebzecilik geleneğinin duayenlerinden, ileri gelenlerinden Lütfi Çetin ile görüştük bu hafta. Kendisiyle Emirdağ’daki sebzecilik geleneği, geleceği ve kendisinin sebzecilik yıllarından söz ettik. Lütfi Çetin, 1941 yılında Emirdağ’ın Tez Köyü’nde dünyaya gelmiş. 1960 yılında köyden göç etmeleri ile birlikte ağabeyinin de etkisi ile yaklaşık 40 yıl sürecek sebzecilik serüvenine başlamış. 2000’li yıllara girildiğinde ise sebzecilikten uzaklaşmış. Her ne kadar aktif olarak şu an sebzeci olmasa da; Emirdağ’daki sebzecilerin yoğun olarak bulundukları Sebze Hali veya Yoğurt Pazarı’ndan kopamamış. Hala eski yıllardaki gibi tanıdıkları ona “Çavuş”, o tanıdıklarına “Çavuş” diye hitap olarak ediyorlar.Kendisinden sebzecilik hakkında bilgi vermesini istediğimizde anlattıkları, “sebzecilik” adının veya mesleğinin Emirdağ’da öylesine bir iş olmadığını kanıtlamaya yeter cinstendi. Çetin, sebzeciliğin Emirdağ’a özgü olduğunu belirtiyor ve hemen ekliyor, “Türkiye’de sebzecilik Emirdağ’da başlamıştır. Tavşanlı gibi, Polatlı gibi yerlerde sebzeci çok azdı ve hatta yoktu; en çok, en yoğun Emirdağ’daydı. Şu an birçok yerde bulunan “sebzeci” olarak bilinen kişilere bu işi öğreten Emirdağlılardır. Böyle olmasa nasıl olur da Emirdağlı Sebzeciler aynı anda Samsun Uzunköprü’de, Edirne Keşan’da, Lüleburgaz’da, Pendik’te Çankırı’da, Karabük’te, Kırıkkale’de olabilirlerdi.” Çetin geçmişle, şimdiki sebzecilik arasındaki farkın fazla olduğu anlatmak istiyor. Bu noktada bir başka sebzecinin oğlu Serkan Ağabey’imiz devreye giriyor: “Eskiden müstahsilden(üreticiden) alınır, tüketiciye satılırdı. Arada kimse olmazdı. Şimdi kabzımallar, komisyoncular çıktı. Toptancılar çıktı artık.” diyor. Lütfi Çetin de: “Kar oranı çok düştü. Çok riskli artık sebzecilik. Özellikle hormonlu sebzeler çok zayıf, dayanıksız. 1 günde çürüyor. Eskiden Tarsus’tan dökerdik yeşil domatesi kasaya, Keşan’a kadar kızarırdı domates ve de hiçbir şey olmazdı. Şimdi ne mümkün Tarsus’tan Keşan’a domates götürmek. 1 günde çürür, hormondan dolayı. Bir de artık marketler var. Bu gidişle Pazar falan kalkar zamanla. Bir hafta satardık bir malı biz.” Serkan Ağabey tekrar giriyor ve önemli bir noktaya parmak basıyor: “Eskiden tezgahtarlık yoktu. Mal gelirdi, kasa açılır, satılırdı. Şimdi tezgahtarlık çok önemli.”Soruyoruz Lütfi Amca’mıza “Emirdağlı Sebzecilerin farkı nedir diğer sebzecilerden?” sorduğumuzda sözlerine “Emirdağlı Sebzeciler cüzi bir karla satarlar mallarını. Halk ile müşteri ile iç içedir. Birbirine Emirdağ dışında tutkundur arasında husumet bile olsa. Emirdağ içinde de birbirlerini çekiştirirler; ama dışarıda paran yoksa para verir, yardımcı olurlar. Sebzeciler ölüsünde, düğününde hep beraberdirler. Sebzecilerin ölüsü de, düğünü de başka olur.” diye başlıyor ve gülerek ekliyor: “Sebzeciler kazandığı gün yerler. Akşamcıdırlar.” Ve Serkan Ağabey’den son birkaç ayrıntı: “Edeler sebzecilerin düğününde ortada saçılan paraları düşünerek para bile almazlar. Bir de Emirdağ’da sebzecilik babadan oğla saltanat gibi geçer. Ayrıca, sebzecinin haldeki yeri tapulu malı gibidir.”Gelelim Lütfi Çetin’in anılarına. Başlıyor anlatmaya: “Eskiden Ford kamyonlar vardı en iyi. Yollar iyi değildi şimdiki gibi. Petroldür, dinlenme yeridir kıttı; ama aldık mı malı Adana’dan Uzunköprü’ye kadar giderdik. Şimdi ise “Yol güzel. Arabalar modern. Ama sebze dayanmıyor.”Ve başlıyor bir anısıyla: “Yaz ağzı(başlangıcı) idi. Portakalın son zamanları idi. Hocaoğlu adında bir kabzımal vardı. Bize portakalları yükleyip satmamızı istedi; ama ben de <Satamayız.> diyerek almak istemedim, çünkü son zamanlarıydı portakalın, satılmazdı, gitmezdi. Kendisi <Para falan istemez.> diyerek verdi malı bize. Biz de sardık, Kızılcahamam Pazarı’na çıktık. Açtık arabayı. Bir bayan geldi <3 kilo ver> dedi. Biz de başımızdan gitsin diye fahiş bir fiyat söyledik. O da aldı. Öte beri derken mal bitti. O zamana göre çok iyi para kazandık. Tabiri caizse çuvalla para kazanmıştık.”Oradan bir başka anısına geçiyor: “Bir gün Polatlı’da fahiş fiyata mal satıyorduk. Bizi şikayet etmişler. Polatlı Belediye Reisi geldi. Terazileri kaldırdı, baktı, hile yok ve bize dedi ki <İstediğiniz fiyata satın malı; ama hile yapmayın.>”Bazı sitemleri de var Çetin’in: “Bir gün Beypazarı’nda pazara Emirdağlıları koymamak için beni, arkadaşlarım Goril Hüseyin ve İhsan Okutan’ı hastanelik ettiler. Oysa onlara işi biz öğretmiştik. Zamanla bu olay birçok yerde baş göstermeye başladı. Bizim işi öğrettiklerimiz, bizi pazarlarına sokmamak istediler.”Eskileri de unutmuyor Lütfi Çetin ve o an aklına gelen eski sebzecileri sıralıyor: “İstanbullu, Şükrü Erdönmez, Hasan Erdönmez, Musili Dağ, Kadir Potuk, Ahmet Potuk, Apık Civan, Abdil Can, Gözeloğlu Ahmet, Gözeloğlu Cafer ve daha birçoğu…”Bir anı daha patlatıyor Çetin: “Bir gün Eskişehir’e gittik İhsan Okutan ile beraber. Kış ayları. O zamanlar yeşillik oradan gelirdi. Gittik Eskişehir’e, bir ufak rakısına 66 oynadık. Oradan Antep Lokantası’na gidip 2 ufak rakı içtik. Oradan da pavyona gittik. Cebimizde 1,5 ton mal alabilecek kadar para, 250 lira sermaye vardı. Paranın hepsini pavyonda yemişiz. Cebimizde çorba parası bile kalmadı. Gerçektir bu olay. Ferit diye bir komisyoncu vardı. Vardık yanına <Ya Ferit, biz böyle böyle bir durum yaptık.> dedik. O da <Kardeşim, ben böyle adamı severim.> dedi ve bize yaza kadar vadeli mal verdi de, Emirdağ’a öyle gelebildik.”Bir anısı da Tavşanlı’dan: “Bir gün Tavşanlı Pazarı’nda sebzeyi bitirdik. İstasyonda içtik. Oradan trene bindik. Trende kompartımanda masayı kurduk, içiyoruz. O ara kondüktör geldi. Bizi gördü. <Burada böyle içemezsiniz, yasak. Trenin lokantası var orada için.> dedi. Bir de dolma satıyordu herhalde 150 kuruştan. Dolma istedik ucuz fiyattan. <Olur mu kardeşim, devletin dolması sayılı.> dedi. Oturttuk. 2 duble içirdik. Gitti, bize dolmayı tavayla getirdi. Neyse bizi şikayet etmişler o ara. Kütahya’da indirdiler bizi trenden. Komiser’in karşısına çıktık. Komiser dedi ki: <Bakın oğlum. Siz akıllı, uslu adamlara benziyorsunuz. Bir de esnafsınız. Bi daha görmeyim sizi burada.> dedi. Ertesi hafta yine aynısı.”Lütfi Çetin ilk defa medya karşısında tabiri yerindeyse demeç verdi. Tabi zorlandı bazı anılarını hatırlamakta. Elinden geldiğince, aklına geldiğince, oradaki dostlarının da yardımıyla anlattı anılarını. Sonralara doğru da sitemleri vardı: “Artık işler zamanla çığırından çıkıyor. Yok marketler yüzünden, Emirdağ Pazarı bir sürü zarar görüyor. Diğer pazarlara Emirdağlılar sokulmuyor. Şimdi sebzecilikten para kazanılmıyor bi de. Eskiden para kazanılırdı bu işten. Ben 8 çocuğa baktım sebzecilikle.”Ve bir de Çetin selam ve teşekkürlerini iletiyor: “Emirdağ için hayati öneme sahip bir konu olan “sebzecilik” konusunu güzel bir şekilde gündeme getiren Ali Hoca’ma ve www.emirdag.gen.tr ye sebzeciler adına teşekkür ederim. Bu yazı dizisine canı gönülden destek veriyor ve devamını bekliyorum.Buradan oğullarım Eyüp, Mehmet, Oğuz, Alparslan’a; kızım Cemile’ye; gelinlerime; torunlarıma; tanıdık eş ve dostlarıma selam ederim. Ve bir de geçenki yazıda yorum yazan Tümer Emeksiz’e selam ederim. Teşekkürler.” Ali Erşahin & Mert Emin Kalender
- Güncelleme: 28.04.2008 00:39
- Okunma: 13277
Yorumlar (18)Yorum Yap
Ahmet Alkan
lutfu agbi biz her zaman bir aile gibiydik yakinda insAALLAH yine gorusuruz leventkirca muhabbetlerine kaldigimiz yerden devam ederiz sagilar lutfu agbi
18.03.2009 03:29
tumer emeksiz
Biz o donem inanmis bir avuc cocuktuk.basimizda buyuk olarakta sayili insanlar vardi ve siz onlardan biriydiniz.ve biz baskalarina' iste bu askerlik sube baskani komutanda bizden ulkucu' diye gipta ile gosterirdik, kendimizce seni kendimize arka bilip ,gorup, gururlanirdik.kimbilir simdi neredesin ,ama biz seni hic unutmadik hala bir araya geldigimizde kulaklarini cinlatir seni sevgi ve muhabbetle anariz.ellerinizden opuyorum.allah size ve sevdiklerinize uzun saglikli bir omur nasip etsin .iz birakan insanlar hic unutulmaz buna emin olun
02.10.2008 22:32
lütfi
selam adaşım ve sevgili dostlarım.ben ülkemizin en kritik döneminde emirdağ'da as.şb.bşk.yapan em.bnb.lütfi çetin dünyanın en vefalı dostlarının bulunduğu topraklara selamım var.o topraklardan bedenen ayrılmış ruhen asla kopmamış belçikada vatan özlemi çeken emirdağlı kardeşlerime selamım var. ülkemin her köşesine dağılmış emirdağlı güzel dostlarıma selamım var.
16.09.2008 16:37
Mahmut atalay cetin
babam hakkinda boyle guzel yazilar yazdiginiz icin hem ellerinde buyudugum abilerim sizlere ve emirdag gen tr ye tessekurlerimi iletiyorum sizleri de bizler hicbir zaman unutmadik ve hic bir zamanda unutmayacagiz
cengiz eyup mahmut alparslan oguzhan ve hakan
ALLAH a emanet olun
03.09.2008 01:50
cengiz EMEKSİZ BURSA
HEEEY... KOCA KURT amcaoğlum tümer emeksizin dediği gibi vatan sevdasını, adam gibi adamkığı senden öğrendik... ALLAH ( C.C ) SANA UZUN HAYIRLI ÖMÜRLER VERSİN... ergenekon çay evinin bizim kuşağın hayatında çook önemli yeri var... bizde çok hakkın var seni ALLAH ( cc )a emanet ediyorum saygılarımla
29.07.2008 13:53
EMIRDAGLI
HEEY KOCA KURT:SEVGi,SAYGI,HÜRMET
22.06.2008 03:01
semoatik tankçı dogan
lütfi dede ilk olarak seni yürekten tebrik ediyorum ellerinden öperiz
02.06.2008 12:18
erdogan bas
slm dayi sen bir baskasin o memlekette ozledim valla senin o sohbetlerini ellerinden operim dayicigim
erdogan belcikadan sevgilerle
29.04.2008 20:58
ENVER ERDONMEZ
DAYICIGIM AGZINA SAGLIK;ELLERINDEN OPERIM...selamlar
29.04.2008 15:36
OSMAN BILAL
Agzina saglik Lulfi Cetin amca,cok guzel yorumlamissin.Serkan arkadasima da selamlar.Yanliz islerin, dusuk olma nedenlerinin basinda; yurt disina goc temsil ediyor.Nufus az,dolayisi ile alim gucude az.
Yazi dizisinde emegi gecen herkeze tesekkurler.
29.04.2008 01:49
faki edeer
sevgili lütvi abimin bizde cok hakki vardir emirdaginin en rekli simalarindandir mehmedin yazdi sadece bide biri basindan geceni yazsan roman olur Allah uzun ömürler versin ellerinden öperim
29.04.2008 01:42
Tuncer Sari
Ergenekon yurdun adi,Lutfi cetin kurdun adi;Hey koca lutfi dayi hey,bizim kusagin lutfi dayisi.Hurmet,sevgi,saygi ve selamlarimla.
28.04.2008 22:19
tumer emeksiz
bizim kusak fedakarligi ondan ogrenmistir.olumune fedakardir.paylasmayi ondan ogrenmistir.cocukla cocuk olmayi buyukle buyuk olmayi,vatan dendiginde akan sulari durdurmayi goze almayi, hep bu guzel degerleri 15 .16 yaslarinda ondan ogrendik .arkadaslarimin soyledigi gibi uzerimizde cok emegi vardir.ellerinden opuyorum.saglikli ve uzun omurler diliyorum.yaza gorusmek dilegi ile seni cok seviyoruz lutfi abi.senin emek verip arkadaslik yaptigin o dunku cocuklarin hep gonlundesin kalbindesin,hep onlarin en guzel anilarinda yasattigisin sen.kendine iyi bak
28.04.2008 21:01
gardan
ayni bende senin yolunda yurudum o yollardao zamanlarin bir tadi vardi amma simdiki sebzecilik degil afedersin yalakalik olmus bir kisi pazarlik yapardi simdi ise herkese ayri bir fiateeeeeee borclanirsan1 kisiye asker oldun vatans salifim
28.04.2008 20:59
tozkoparan
Ah lütfü amca anlattıkların şimdi de olsa ne olurdu ama nerde o gittiginiz tavşanlı,polatlı,sivrihisar gibi uzak pazarlara sadece sayılı kişiler gidiyo yani zenginler yani senin tabirinle kabzımallar...şimdi babadan ogula geçemiyo niye mi sebebi çocugun babası bu işi yapıyo pazaryeri 5 kişinin elinden ondan sonrası para kazanamadıgı için çocuklar avrupaya gidiyo yani seninde dedigin gibi bu meslegi biz ve bizim atalarımız ögretti şimdi bizim çıraklarımız bizi koymuyorlar pazarlara yinede çok teşekkürler amca saygılarımla...
28.04.2008 20:34
ERDAL AYDOGMUS
degerli abicigim brukselden sevgi ve saygilar.Kendine iyi bak.ERDAL AYDOGMUS
28.04.2008 17:52
Ömer Faruk YALDIZKAYA
Sevgili Lütfi Çetin ağabeyimizin bizim kuşak üzerinde çok emeği vardır.Sebzecilikten ziyade, O'nun vatan-millet ve bayrak sevdası,'hiçbir beklentisi olmadan' bu uğurda mücadelesi hepimizin hafızasında taptazedir.Muammer kardeşim ne güzel yazmış.Eline sağlık.Gerçekten de 'Ergenekon Çayevi' o dönemin simgesidir.Orada hepimizin birçok anısı vardır.Lütfi ağabeyime sağlıklı bir uzun ömür diliyor;en içten selam ve sevgilerimi gönderiyorum.
28.04.2008 16:31
MUAMMER SAYIN
HALA O ERGENEKONDAKI CAY'LARIN NE DEM'INI NE BIR HOS-MUHABBET'I BULMAK ARTIK COK ZOR OLDU BEE DAYI KENDINE IYI BAK SAYGILAR ' sahi boru Kemalin selami var yazmadan gecemiyecem.)
28.04.2008 11:37
Yorum Yap
Yazarlar
Emirdağ Yellibel
Yasin Halaç07.09.2020
Şivemiz
Obalardan Odalara09.03.2016
20+5=0
Melih Can Kalender08.04.2015
Başkan'a
Özel Kalem26.07.2014
Bedel Ödeyen Benim
Rabia Barış10.02.2013
Facebook Arkadaşlarıma
Kenan Kocabaş21.11.2012
Her Şey Onunla İlgili
Timuçin04.10.2010
Nedir Hayat!...
Kurşun Kalem13.02.2010
Önce Şehitlerimiz İçin 1 Dakikalık Saygı Duruşu
Mustafa Koyuncu15.01.2009
Altın İmparatoru Emirdağlı'ydı
İlhami Özer14.05.2008
Son Yorumlar
Emirdağ’a Lastik Fabrikası 4.500 Kişi Çalışacak
[Ahmet Erden] Manisa Turgutlu'da doğmuş büyümüş, Emirdağ, Hamzahacılı köyünden olan bir babanın evladı…
Hüseyin Duran MHP’ye Başvurdu
[Korel KÖYCÜ] tebrik ederim.Hayırlı uğurlu olsun.
Hüseyin Duran MHP’ye Başvurdu
[KOREL KÖYCÜ] Hüseyin Duran Kardeşimize,Partimize,Emirdağ'ımıza hayırlı uğurlu olsun.
Yok Artık, Ambulansın Lastiklerini Kestiler
[hamza] diyelimki bu olaydan dolayi bir kisi öldü bunu yapanlarda yakalandi hakim 1 kisiyi öldürmekten ve…
Demiral, Gövdemi Taşın Altına Koyuyorum
[alp kılıç] AV.MEHMET EMRE DEMİRAL ;Baban ABDİL DEMİRAL Senelerce Emirdağ'da Ülkücü Ocaklarında, Eskişehirde…